A-Oyun öncesi
1- İyi bir izleyici oyun nerde, saat kaçta, kimler tarafından oynanıyor gibi esaslar konusunda – en azından oyun günü- bilgi sahibi olmalıdır.
2- Oyun başlamadan 15 dk önce salonda olabilmek için trafiğe göre saat kaçta hareket etmesi gerektiğini hesaplayabilmelidir.
3- Oyun yaklaşık ne kadar sürüyor? kaç perde? vb ayrıntıları ilgililere danışarak öğrenmeli ve biletini elinde tutmalıdır.
4- Eğer kendisi çok uzun, çok kısa ya da çok kiloluysa bu durumu önceden tiyatro yetkililerine bildirmeli ve salonunun izleme düzenini sarsmamak için (tıpkı uçaklarda olduğu gibi ) uygun bir koltuk edinmelidir.
5- Koltuğuna oturmadan önce karnını doyurmuş, suyunu içmiş ve tuvaletini yapmış olmalıdır.
6- Üçüncü eli olarak gördüğü ve akıllı diye isimlendirdiği dostunu sessize almalıdır.
7- Anonsla birlikte dostunun konuşmayacağından emin olmak için ona son kez bakmalı kendisiyle vedalaşıp gözünün önünden kaldırmalıdır.
8- Çanta,mont,palto gibi aksesuarlarını düzenlemeli ve onlarla sadece kendi koltuğunu paylaşacağını unutmamalıdır.
9- Fuayeden salona beraber yolculuk ettiği sakız, gofret,cips gibi arkadaşlarına kısa bir süreliğine de olsa küsmeli ve onları güzelce sarmalayıp yukarda saydığımız aksesuarlara gizlemelidir.
B-Oyun Sırasında
10- Artık oyun başladığına göre ve muhtemelen rolü olmadığı için kendi kendine konuşmamalı ya da yanındaki kişilere oyunla ilgili / ilgisiz yorum yapmamalıdır
11- Bundan 214 gün sonra hiç bakmayacağı veya kimseye göstermeyeceği fotoğrafları çekmek için debelenmemelidir.( zaten telefon çantada)
12- Telefon çantada neyse ki saatim var deyip ona kaçamak bakışlar atmamalı, dışarki hayatta onu bekleyen önemli bir gelişme olmadığını kavramalı ve anı yaşamalıdır.( Gişeci söyledi: oyun tek perde, yaklaşık 70 dakika)
13- Huzursuz bacak sendromu varsa ve oyundan sıkıldıysa dikkatini toplamak için diğer seyirciler tarafından fark edilmeyecek yöntemler bulmalı ve koltukları titreterek salona, deprem mi oluyor korkusunu yaymamalıdır.
C-Oyun Bittiğinde
14- Oyuncular selam verip kulise gitmeden salondan çıkmamalıdır.
15- Beğendiyse alkışlamalı, çok beğendiyse ayağa kalkıp alkışlamalı. Bravo diye bağırabilir. Beğenmediyse emeğe saygı gereği alkışlamalı, hiç beğenmediyse alkışlamamalı. Başkaları ayağa kalktığı için kendini zorunlu hissetmemeli, çok oturduğu ve bacakları uyuştuğu için onlara katılıyormuş gibi ayağa kalkabilir. Ne var ki oyuncular ikisini kolayca ayırt ettiğinden en iyisi biraz daha sabretmelidir. Oyunu çok kötü bulduysa müdüriyete bunu kibarca söylemelidir.
16- Unuttuklarımızla birlikte onca madde sıraladık buna rağmen koltuğun altına yapıştırdığı çikletini; buruşturup yere attığı oyun broşürünün içine sabitlemeli ve her ikisini gizlice cebine koymalıdır.
Özkan AKSU
Oyuncu / Drama ve Diksiyon Eğitmeni